Edgar Allan Poe 2 - Lalehan Bosnalı

28-02-2024 02:00
Edgar Allan Poe 2 - Lalehan Bosnalı
Samimiyet, sevgi ve güvene dayalı olduğuna inandığınız arkadaşlık/dostluk ilişkilerinizde, ne olursa kendinizi tehlike de hissedersiniz?
 
Merdiven altı kişisel gelişim sayfama hoş geldin arkadaşım. Polisiye ve şiire ilgi duyma sebebim olan Edgar Allan Poe’dan devam etmek istiyorum. Ancak önce biraz beyin fırtınası yapalım istedim.
 
Samimi hisler beslediğiniz ve güven duyduğunuz dostunuzla olan ilişkinizde, ne yaşanırsa kendinizi tehlike de hissedersiniz diye bir soru sorsam! Sanırım cevap vermeden önce dostlarınızın yüzleri gözünüzün önüne gelecek ve zaman içinde yaşadıklarınız. Soruyu biraz daha detaylandırarak, devam edelim.
 
Yaşanılan nahoş olayların hangilerini affetmiştiniz, hangi olay dostluğunuzu bitirmenize neden olmuştu. Affetmediğiniz, aradaki sınırı kalınlaştırdığınız kişilerde yaşanılan konular farklı olsa da derininde sizi rahatsız eden tek duyguyu keşfedebilirseniz hayatınızın hassasiyetini bulmuş oluyorsunuz.
 
Ben benimkini keşfettim. Tek kelime ile sahtelik.
 
Samimiyet kurduğum insanlar da hissettiğim sahtelik, beni hem yaralar hem de korkutur. Arkadaşlık, dostluk ilişkilerin de gösterdiğimiz şeffaflık, iyi niyet, yardımseverlik sonucunda alınan yaralar, kişisel gelişimimize katkıda bulunuyor evet, ama uzun vadede mutsuz ve yaşama karşı güvensiz kılıyor. Hepimizin yıllar içinde geliştirdiği bir takım savunma mekanizmaları vardır. Benim ki uzaklaşmak. Sahtelik hissettiğim her yerden ve her kişiden koşarak uzaklaşıyorum. Bu sahtelik hali beni o kadar rahatsız ediyor ki, mesela; öldürüleceksem ve öldürülme şekliyle ilgili seçme şansı veriliyorsa, çiçek verilip kandırılarak öldürülmek yerine yekten tehdit edilerek öldürülmeyi tercih ederim. Edgar Allan Poe’nun, Amontillado Fıçısı isimli öyküsünde Fortunato’nun arkadaşı tarafından kandırılarak öldürülmesi her okuduğum da beni kahreder. Poe’nun genel olarak metinlerini incelerken, sinsi fakat içeriği itibariyle karmaşık ve oldukça da karanlık olan mizah anlayışını çocukluğunda maruz kaldığı kötü muamele ve sevdiği birçok insanın ölümünün sebep olduğunu düşünürüm. Bir takım tarihçi ve edebiyat meraklıları ise; karanlık ve rahatsız edici üslubunun alkol ve afyon bağımlılığı etkisi olduğunu iddia eder.
 
Bir Poe şaheseri olan Amontillado Fıçısı öyküsüne gelecek olursam; karakterler ve çevreleri arasındaki etkileşimler aracılığıyla kara mizahı zekice yansıtıyor. Okuyucuları kelime oyunlarındaki komediyi keşfetmeye yönlendirmek için ince ipuçları bırakıyor. Kelime oyunlarıyla yazılarına yeni bir derinlik ve boyut katıyor. Öykünün ana karakteri Fortunato'nun anlamı; şanslı, iyi talihli demek. Hikâyede olaylar ilerledikçe seyirci bu kelime oyununun giderek daha fazla farkına varıyor, çünkü Fortunato'nun kaderi ne yazık ki şanssızlıkla mühürlenmiş. Montresor tarafından manipüle edilerek zamansız ve acı bir şekilde ölüyor. Adı iyi bir talih anlamına gelen karakterin sonu, diri diri gömülmek veya teknik olarak duvarlarla çevrilmek oluyor.
 
Karakterin etrafında dönen mizaha ek olarak, soytarı kostümü de kaderinin doğrudan bir yansıması olduğunu anlıyorsunuz, öyküyü okurken. Kelime oyunu, Fortunato'nun bir aptal kostümü olan soytarı kostümünü beğenişiyle ortaya çıkıyor. Poe, Fortunato’nun Montresor'a duvarcı olup olmadığını sorduğunda yine bir kelime oyunu kullanıyor. Fortunato, geçimini sağlamak için tuğla ve taşla çalışan bir kişiden değil, gizli bir topluluk olan Masonlardan bahsediyor. Fortunato bir Mason ve Montresor'un da öyle olup olmadığını (gizli işareti kullanarak) öğrenmek istiyor. Montresor, kardeşlik anlamında bir Mason değil, ancak hikâyenin ilerleyen kısımlarında gerçek anlamda bir mason olacağını görüyor okuyucu. "Duvarcı" kelimesine yaptığı atıf, Montresor'un Fortunato'yu tuğla ve harçtan yapılmış bir duvarın içine hapsetme eyleminin habercisi olduğunu ise öykünün ortalarında anlıyorsunuz. Montresor'un Fortunato’ya "işte seni bu şekilde öldüreceğim," diyor.
 
Kelime oyununa bir başka örnek de duvara sığacak tek bir taş kaldığında Fortunato'nun "Hadi gidelim" demesi. Bu, Poe'nun etkili bir şekilde kullandığı türden bir mizah çünkü Montresor'un tüm bu tuğla katmanlarını söküp onu dışarı çıkaracağını düşünmesi için tam bir aptal olması gerekir. Umuda karşılık umut ediyor. Montresor'un cevabı daha da ironik: "Evet, gidelim." Montresor, Fortunato'nun sözlerini tekrarlıyor, birlikte gidecekleri için değil, Fortunato'nun bu hayattan gideceğini anlatıyor okuyucuya. İroni ile Fortunato'ya işkence ediyor, okuyucunun kalbine iğne saplıyor.
 
Karanlığın kralı Edgar Allan Poe, Amontillado Fıçısı’nda dehasıyla metnin altına kara mizahı saklıyor. Kelime oyunlarıyla komik bir rahatlama beklerken, bunun yerine, Montresor ve Fortunato'nun gerçek ilişkisini açığa çıkarıyor. Montresor'un Fortunato'ya yönelik eylemlerinin olası nedenlerini ima ediyorlar. Ayrıca ortamdaki nesnelere tamamen yeni bir anlam veriyor. Yöntemleri insan ruhuna meydan okuyor, okuyucuları düşünce dünyasının derinliklerine ve Poe'nun kendi zihinsel yer altı mezarlarının derinliklerine indiriyor.

Kopyala URL'i Kopyala 

Blog Etiketleri :
IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.